8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde, fuarcılık sektöründeki kadınların güçlü varlığını ve katkılarını kutluyoruz!

Anasayfa Blog 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde, fuarcılık sektöründeki kadınların güçlü varlığını ve katkılarını kutluyoruz!

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde, fuarcılık sektöründeki kadınların güçlü varlığını ve katkılarını kutluyoruz!

Kadın emeğinin değerini bir kez daha vurguluyor, sektörün geleceğini kadınların katkılarıyla şekillendireceğimize inanıyoruz!

 

1- Fuarcılık sektörüne ilginiz nasıl gelişti? Bu alana adım atmaya nasıl karar verdiniz?

Fuarcılık sektörüne olan ilgim, farklı sektörleri bir araya getiren ve iş ağları oluşturan dinamik yapısından dolayı gelişti. Bu sektöre 2000 yılında, ihracatın ülkemiz için önem kazanmaya başladığı dönemde, özel bir yurtdışı fuar şirketiyle adım attım. Ülkemiz için o dönem henüz bilinmeyen bir pazar olan Afrika’da, daha önce gidilmemiş bir ülke olan Kenya ile başladım. Daha sonra Afrika, Orta Doğu, Latin Amerika, Doğu Bloku ve Türkî Cumhuriyetleri gibi bölgelerde, yaklaşık 42 ülkede farklı sektörlerde milli katılım fuarları düzenledim.

O gün benim için başlayan, Türk ürünlerini dünyanın öteki ucuna taşımaya vesile olmanın heyecanı, bugün de aynı şekilde devam ediyor. Beykent Üniversitesi'nde yüksek lisans tezimi de fuarcılık üzerine yazdım. Üniversitedeki eğitim hayatımda edindiğim teorik satış ve pazarlama tekniklerinin hayatta nasıl can bulduğunu iliklerime kadar hissettiğim bir iş olarak başladı fuarcılık...

Fuarcılık sektörü, küresel ticaretin ve ekonomik hareketliliğin en önemli dinamiklerinden biridir. Bu sektöre yurtdışı fuarcılık uzmanı olarak adım attığımda, işin sadece organizasyondan ibaret olmadığını; aksine insan ilişkileri, stratejik düşünce ve doğru planlamanın ticarete nasıl yön verdiğini ilk elden deneyimleme şansım oldu. Fuarlar, yalnızca ürün ve hizmetlerin tanıtıldığı platformlar değil, aynı zamanda uluslararası iş birliklerinin doğduğu ve sektörlerin geleceğinin şekillendiği stratejik alanlardır. 25 yılı geride bırakmama rağmen, hâlâ aynı heyecan ve keyifle yeni pazarlar keşfetmek için çalışıyorum.


2- Sizce fuarcılık sektöründe kadınların temsili yeterince güçlü mü? Kadınların sektörde daha fazla yer alması için hangi adımlar atılmalı?

Türkiye'de fuarcılık sektöründe kadınların temsili son yıllarda artış gösterse de henüz yeterli seviyeye ulaşmış değil. Özellikle üst düzey pozisyonlarda kadın temsilinin az olduğunu görüyoruz. Yıllar içinde edindiğim deneyimler, kadınların bu alanda daha fazla yer almasının sektörün gelişimi açısından ne kadar kritik olduğunu gösterdi.

Kadınlar, geleceğin karar vericilerini yetiştiren bireyler olarak, hem ekonomiye hem de sosyolojik gelişime yön veren bu sektörde çok daha aktif roller üstlenmelidir. Fuarcılık, bir anlamda sektörel bir "think tank" işlevi görmektedir ve burada kadınların etkinliği arttıkça, inovasyon ve sürdürülebilirlik konularında önemli ilerlemeler kaydedilecektir. Bu nedenle, kadınların sektörde daha fazla yer alması için özel çaba gösterilmeli ve destekleyici politikalar uygulanmalıdır.


3- Kadınların iletişim ve ekip çalışmasındaki becerilerinin güçlü olduğu biliniyor. Sizce bu yetkinlikler fuarcılık sektörüne nasıl avantajlar sağlıyor?

Kadınların iletişim ve ekip çalışması konusundaki doğal yetkinlikleri, fuarcılık sektörüne büyük avantajlar sağlar. Fuarlar, yalnızca dekoratif etkinlikler değil; ticari bağların kurulduğu ve sürdürüldüğü platformlardır. Kadınların zarafetleri, zekâları ve iletişim becerilerindeki kıvraklıkları sayesinde bu sektörde rekabete 1-0 önde başladıklarını söylemek yanlış olmaz.

Bir fuarcılık profesyoneli olarak rahatlıkla ifade edebilirim ki, bu sektör kadınlar olmadan bir arpa boyu yol alamaz. Kadınların müşteri ilişkileri yönetimi, kriz çözme yetenekleri ve uluslararası fuarlarda çok kültürlü ortamlarda iletişim becerileri, sektöre büyük değer katıyor. Detay odaklı yaklaşımları ve çoklu görev yapabilme kabiliyetleri ise başarılı fuar organizasyonlarının temel taşlarından biri.


4- Fuarcılık sektöründe kadın olmanın en büyük avantajları ve karşılaştığınız zorluklar neler?

Türkiye'de fuarcılık sektöründe kadın olmanın en büyük avantajları; farklı bakış açıları sunabilmek, müşteri ilişkilerinde empatik yaklaşım geliştirebilmek ve aynı anda birçok detayı yönetebilmek. Ancak zorluklara gelince, Türkiye'deki iş dünyasında hâlâ var olan cinsiyet önyargıları, özellikle teknik fuarlarda kadınların uzmanlığının sorgulanması ve iş-yaşam dengesi konusundaki toplumsal beklentilerle başa çıkma zorunluluğu öne çıkıyor.

Bununla birlikte, kadınların sektörde karşılaştıkları en büyük zorluklardan biri de ne yazık ki bazen hemcinslerinden kaynaklanabiliyor. Gereksiz hırs ve rekabet içinde olan bazı kadınlar, sektör içindeki ilerlemeyi zorlaştırabiliyor. Bu durum, işverenlerin erkek çalışanlara yönelmesine neden olabiliyor. Ancak burada işverenleri suçlamak yerine, rekabetin kalitede olması gerektiğini unutmamak gerekiyor.


5- Bu sektöre adım atmak isteyen genç kadınlara en önemli tavsiyeleriniz neler olurdu?

Fuarcılık sektörüne adım atmak isteyen genç kadınlara öncelikle eğitimlerine büyük önem vermelerini tavsiye ederim. Akıllarını ve eğitimlerini en doğru şekilde kullanmayı öncelik haline getirmeliler. Özgüven, bilgi ve zarafet bir araya geldiğinde, sektörde başarılı olmamak için hiçbir sebep yoktur.

Sektörel bilginizi sürekli güncelleyin, yabancı dil becerilerinizi geliştirin ve dijital pazarlama alanında kendinizi donatın. Türkiye'de kadın dayanışmasının önemine inanarak, kadın profesyonellerin oluşturduğu networklere dahil olun. Kendinize güvenin ve alanınızda uzmanlaşmaya odaklanın.


6- Kadınların yönetim kademelerinde daha fazla yer alabilmesi için sektörde ne gibi değişimler ve projeler hayata geçirilmeli?

Türkiye'de kadınların fuarcılık sektörünün yönetim kademelerinde daha fazla yer alabilmesi için sektör işverenleri ve karar vericileri, fuarcılığın sadece kısa vadeli bir kazanç kapısı olmadığını, aynı zamanda uzun vadeli bir yatırım olduğunu anlamalıdır.

Firmaların imajlarının üretimleriyle paralel olması gerektiğini ve bu imaja uygun temsilcilerin fuarlarda yer almasının ileriye dönük akıllıca bir yatırım olacağını kavramaları önemlidir. Sadece fırsat eşitliği sağlamak yeterli değildir; aynı zamanda kadınların liderlik becerilerini geliştirecek projelere ve mentörlük programlarına daha fazla yatırım yapılmalıdır.

Kadınların varlığı, bu sektörü sadece daha estetik değil, aynı zamanda daha verimli ve sürdürülebilir bir hale getirecektir. Şirketlerde cinsiyet kotası uygulamaları, esnek çalışma modellerinin yaygınlaştırılması ve kreş imkanlarının artırılması gibi adımlar atılmalıdır. Türkiye’de kadınların iş gücüne katılım oranı OECD ortalamasının oldukça altında olduğu düşünüldüğünde, sektör özelinde liderlik programları ve bilinçli mentörlük sistemleri kurulmalı, üniversitelerle iş birliği yapılarak genç kadın yetenekler sektöre kazandırılmalı ve ücret eşitliğinin sağlanması için şeffaf sistemler oluşturulmalıdır.

Daha Fazla